26 Nisan 2011 Salı

methiye şapşalları


Kapı üç kere çalındı. “girin” sesinden sonra içeri girdi. İri yarı, genç bir erkekti. Yüksek ve tok bir sesle;

- Efendim, arabayı yıkattım, eksikleri aldım, fatura ve arabanın anahtarları burada!

Tek adım ileri çıkarak anahtar ve faturayı masasının üzerine bıraktı. Masadaki, dudaklarını büzüştürerek;

- Hımm... Güzel! Teşekkür ederim!

Genç adam iri endamıyla masadakinin karşısında bir emir kulu edasıyla duruyordu, devam etti:

- Başka bir emriniz var mı efendim? Taze çay demledim, içmek isterseniz…

Bu sözler masadakinin buzdan egosuna adeta sıcak su etkisi yaptı; genleşti, büyüdü... Koltuğuna yaslanarak sağa sola döndü. “Şu gördüğünüz arazi benim emrimde” diyordu gözleri, çook içeride bir istihza vardır. Kabaran egosunu ses tonuyla dışa vurdu:

- Olur! Çıkabilirsin…

Çıktı genç adam, işini iyi yapmış olmanın verdiği gururla. Onun bir egosu yoktu. Masadaki, belli belirsiz mırıldandığı “ıhııı hıı hııı” şeklindeki taht şarkısını tekrarladı. Sonra küçük krallığını yönetmek üzere yüzünü ona döndü. O her zamanki gibi not alıyordu; insanın pişkin egosuyla nasıl küçük ve komik duruma düştüğünü kaydediyordu. Gülümsedi, masadaki anlamadı, Onu görecek yakınlıkta değildi.

Kendimden biliyorum; başarıma övgü aldığımda damarlarıma başka bir kan pompalanıyor sanki. İçimde beni şaşırtan, çok tanıdık olmadığım duygular, bedenime dökülüyor ve şapşallaştığımı saklamak için büyük çaba sarfediyorum. Ama beceremiyorum ve utanıyorum o halimden. Aynı şeyleri başkalarında da görüyorum. Kendine dair methiyeleri duyunca gözleri parıldayan, dudakları kıvrılan, yüzüne “ben” diye haykıran bir gülüş yerleşiyor insanların. Ve o haldeyken gerçekten çok şapşal görünüyoruz.

Bunu sizin için değil; kendim için yapıyorum.

d..f..

4 yorum:

  1. öyle mi? şapşallaşma noktasındayım yine :)

    YanıtlaSil
  2. çok kötü olmuş! diyeyim de şapşallaşma canım:). Bu insan olmanın kaçınılmazı canım bence. Herkes egosunun okşanmasına bayılır. Ben patronlarınkini Şapşallık olarak görüyorum ancak çalışanlarınkini aynı statüde değerlendirmiyorum aslında... Neyse Şapşallık pahasınada olsa çok güzeldi özlemişim yazılarını...

    YanıtlaSil
  3. anlaşılan "bloguma dokunan eller"geri çekildi.

    patron, çalışan meselesi değil bence. kişinin konumu, durumun saçmalığını değiştirmiyor. insan nerede olursa olsun, egosuna yenik düştüğünde komik duruma düşüyor.

    YanıtlaSil