kuru çalı yağıyor gökten
eğilip alıyorum
babamın parmakları....
orada bir gölet
ağaç kabuklarından
eğilip bakıyorum
ademin yanakları...
biriktiriyor sesi
sırlarımızı, iniltilerimizi...
taşımak ne ağır
zamanın tüm ağlayan yasını...
ayaklarımın altında
akıyor saçlarım
kızımı görmek için...
maviyken duyuyorum seni gök!
onlar duymuyor yağarken.
gök gürültüsü diyorlar,
hadi uyu sen de
gürültü etme...
d..f..
-can alıcı bağırıyorsun, ölüyorlar, yapma lütfen...-
Sevgili fatma; diyeceğim o ki iyiki burdasın bak bende burdayım :)
YanıtlaSiliyi olanın güzel olanın ardına düşmek gerekti bende
düştüm ardına geldim.