15 Mart 2010 Pazartesi

sürpriz doğum günü ritüelleri...





maksat bir doğum günü yaygarası koparmak değil. lütfen yanlış anlaşılmasın. sadece sürpriz doğum günlerinin zor yönlerine parmak basmak istiyorum. geniş ailemizin pazar günü gailesini bildiğimden bir takım göze batan ipuçlarından her yıl ki sürprizlerden birinin daha yaklaştığını anladım. ablalar, yeğenler, abiler yavaş yavaş toplandı. herkes gülümsüyor. yemek merasimi es geçiliyor. sadece çay içeceğiz öyle mi? birileri gidiyor geliyor falan... derken kapı çalıyor ve benim bakmam için uygun ortam hazırlanıyor. dış kapıya yaklaşırken gülümsemek için ağzımı toplamaya çalışıyorum. e zor tabii. malumunuz pasta, mum, ışıldak falan... bir anda evde büyük bir gürültü patlaması yaşanıyor. fakat pastayı tutan el hep aynı, fotoğraflarda da baktım, her pasta fotoğrafında aynı el :) bu yıl ağlamaklı oldum nedense. hani çocukluk, gençlik gitti, orta yaşa giriyorum, bu yüzden mi? geçen akşam ablalar anne evde toplaşmış aile kadınlarının doğurganlık yaşlarını konuşuyorduk bir sebepten. ben ailenin küçüğü olarak fırlamalık hakkımı kullanıp "20 sene daha doğurdum, doğurdum!" dedim, ablam çok güldü.

unutamadığım ve çok sevdiğim sürpriz doğum günlerimden biri şöyleydi. annem hastanede yatıyordu ben de yanında refakatçiydim. doğum günümün olduğu gün ondan bir kaç saat izin istedim. arkadaşımla buluştum. beni bir yere götürdü. bir baktım tüm ablamlar orada. az sonra da annemi getirdi ağabeyim. hastaneden sonra onu orada görmek, hep birlikte orada olmak çok güzeldi.

diğeri ise geçen yıl ki doğum günümdü. tanımadığım insanlar vardı orada. yüzlerini ilk defa orada görüyordum. ama sözleri paylaşmışlığımız vardı elbette. 6-7 kişiydik. ve pasta yerine arkadaşım burcunun yaptığı profiterolden yedik. aslına bakarsanız onu hazır almıştı ama ben yaptım demişti :)) sonra adnan bey gitarını alıp şarkı söylemişti tüm akşam o güzel sesiyle. evet, gerçekten çok güzeldi. aslında güzel olan ilk defa görüp, daha yeni tanıştığım bu arkadaşlarımın bana böyle sıcak bir jest yapmasıydı. sanırım bu iki doğum gününü hiç unutmayacağım.

en değerlim! bu tatlı anlar, anılar ve sevgi dolu sıcacık insanların içine beni yakıştırdığın için sana çok teşekkür ederim. beni onlara layık gördüğün için sana minnettarım. bu içten, sıcacık ve neşe dolu aileyi bana verdiğin için teşekkür ederim. annem için çok teşekkür ederim. ve arkadaşlarım için de... biricik Allahım, seni seviyorum. bizleri dilediğin iyilik üzerine yaşat. amin.

d..f..

- sessizliğimin sardığı şehir, söz ver...? -

"Günlerdir beklediği ses
Gizlenmiş tepelerin ötesine"
..b.m...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder