27 Ağustos 2009 Perşembe

...

seni çok özlediğim zamanlar durup dinliyorum herşeyi. varlık herzamankinden sessiz, eşyalar hiç olmadıkları kadar cansız. diyorum, yokluğun mudur varlığın hakkını bastıran? gözlerine bakıyorum, bana hiç bakmayan gözlerine, beni sever gibi heyecanlılar. şiirlerimi yazmıyorum artık, tanrı dilime söz düşürdükçe ben unutmaya çalışıyorum. ettiğim duayı hatırlıyorum, kızsam mı kendime, ödüllendirsem mi, şaşırıyorum. bu kez gerçekten yalnızım ve tanrının lütfu bu yalnızlıkla insan olmayı öğreneceğim. seni de hamuruma maya yaparak...

d..f..

kendimi sana bıraktım kuru/maya...

3 yorum:

  1. iter sorguların!
    sırtında yüzlerce el izi
    karanlık renklerin...
    günah vicdanında ur,
    sürüklersin gittiğin yere,
    ne yana baksan,
    kahinlerin burçtan neferleri,
    kaplar iri yarı düşünceleri...

    kaçış yoktur,
    beton tutmuş yatağının yayları,
    belinden yakalnırsın azabın kapanına...
    ardında çoğalan çiyan sesleri,
    korkulardan kaçarsın!

    gidecek neresi kaldı hayatında?
    bir hayalin dudaklarına kapanır,
    içine suni tenefüs çekersin!

    hayali yaşarsın,
    kendine döndüğünde
    azrail açar sana gerçeğin kapısını,
    apışıp kalırsın!

    d...f...23 ekim '07... istabulum..

    YanıtlaSil
  2. kanayan yüreğin sessiz çığlığı göklerde yankı yapıyor duyan yok

    YanıtlaSil
  3. ateş rengini bulmuyor...yürekler soğuyunca..

    YanıtlaSil